11 Ocak 2013 Cuma

Sarıkamış


Sezon açılmış, Sarıkamış planları da yapılmaya başlanmışken Sarıkamış hakkında bir yazı yazmazsam olmaz diye düşündüm. Sarıkamış benim ve pek çok tanıdığımın kaymaktan en çok keyif aldığı yer. 3 sezon gittim, bu sezonla birlikte 4. olacak. İlk defa gittikten sonraki düşüncem şuydu; ömrüm ve sağlığım elverdiğince buraya her yıl en az 1 hafta gelmek istiyorum. Dans eden karlar diyarı diyorlar, bir de bir giden her yıl mutlaka gidermiş. Muhteşem doğası, toz karı, çam ormanları, geniş ve uzun pistleri ve off-pistlerinin yanında şimdiye kadar hep günlerce bir ekiple birlikte kaymanın ve olmanın da etkisi vardır mutlaka Sarıkamış'ı bu kadar sevmemde. Uzak olduğundan ve de kaymaya doymak için Sarıkamış'a en az 1 haftalık bir plan yapmak gerekiyor, ama bu süre sonunda bile doyulamıyor.

İlk defa 2010 Mart ayının sonlarına doğru gitmiştim Sarıkamış'a. Fatih abi ile Samsun'dan çıkıp bir gece Bayburt'ta kalıp, ertesi gün Erzurum, Palandöken yapmıştık, cağ kebabını da ilk o zaman tatmıştım ve tadı hala damağımda (Palandöken, Erzurum ve Cağ kebabı için ayrı bir yazı yazmak gerekiyor bir ara). Erzurum'da bir gece kalıp ertesi sabah Sarıkamış'a geçmiştik. O sene kar yağışı fazla olmamıştı, havalar dengesiz gitmişti (Şubat ortasında Erciyes'e yağmur yağdığını hatırlıyorum mesela, o gün omzumu sakatlamıştım hatta) önceki hafta da Sarıkamış'a yağmur yağdığından karları biraz eritmişti. Çamkar'ın dibi her yer açıklıktı (zaten bir tek o sene görebildim, sonraki senelerde hem daha erken hem de bol yağışlı zamanlarda gittiğimizden her yer bembeyazdı).


O sene kartutkusu forumundan kalabalık bir ekiple Çamkar'da kaldık, sakatlığım yeni geçtiğinden çok temkinli kaydım, ama tüm olumsuzluklara rağmen o zamana kadarki en keyif aldığım yer oldu Sarıkamış.


2011 sezonunda kardeşimle sömestr dönemine plan yaptık ama o yıl da Ocak sonuna kadar oralara doğru düzgün kar yağmadı, kardeşim gelemedi ama biz de Fatih abi ve selimışıkla mart başına kaydırdık planı. Çok güzel zamanda gitmişiz (zaten ondan sonra Mart başı bizim için Sarıkamış zamanı oldu) O sene benim arabayla gitmiştik, Karadeniz sahil yolundan yine bir gün Erzurum Palandöken yapıp ertesi gün Sarıkamış'a geçtik. Çamkar'da kaldık.









O sene kar harikaydı, ağaç aralarında bolkar harikaydı, hemen hemen her gün taze kar yağdı ama ben bolkarın keyfini doyasıya çıkaramadım. O sene yeni aldığım board (evil twin) bolkara pek uyumlu değildi, bolkar benim için eziyet oldu daha çok. Hatta ilk gün liftlerin kapanmasına yakın saat 4 gibi bolkara daldık, snowpark tarafından girip 5'e bağlanmaya çalışıyorduk ama eğim azalınca ben saplanıp kaldım, hava karardı, bordu çıkardım, bele kadar bolkara gömülerek piste çıkmam 1 saatten fazla sürdü. Bu arada telefonumun şarjı bitmişti, telsizle konuşuyorduk ama onun da şarjı bitti, Fatih abiler de endişelenmişler ama sürüne sürüne piste çıkmıştım sonunda. O da bana ders oldu, o zamandan beri gün sonuna doğru son turlarda fazla macera aramadan pistte takılmak daha mantıklı geliyor.




Skiciyiz'den Eren'ler  ve önceki sene kartutkusundan bir ekip de o dönem oradaydı. Eren'in hazırladığı video için tıklayın (vimeodaki videolar gömülü izlenemiyor maalesef, linke tıklayıp izlemek lazım)

Geçen sene (2012 Mart) en çok keyif aldığım yıldı, bir önceki yılki bolkarda çektiğim eziyetlerden sonra bolkar canavarı freeride bir board aldım (Charlie Slasher, ve 8 gün boyunca hep onunla kaydım, evil twini de götürmüş olmama rağmen yüzüne bile bakmadım :)


Çok sağlam bir ekiple Kar otelde kaldık.






Fiyat performans olarak da en iyi yıldı. Müthiş bir fiyata kaldık ve amacımız sadece kaymak olduğu için sabahtan akşama kadar köpekler gibi kaydık, 8 gün, günde min. 15 iniş, nerden baksan 120 iniş eder, bunun sadece 1 ya da 2'sini pistten kaydık, ağaç aralarında, ormandan çıkmadık hiç, hep off pist, hep bolkar.










2012'de Cihan'ın hazırladığı video için tıklayın (yine vimeo olduğu için gömülü izlenemiyor maalesef)

Koray abinin GoProsuyla orman için videom


Koray abinin ve Çağdaş'ın GoProlarından çekilen görüntülerden kendim için yaptığım edit


Koray abinin hazırladığı edit (mükemmel)


Oteller arası bir karşılaştırma yapılacak olursa; Çamkar aslında her açıdan optimum bir otel. Pistin dibinde, sabah, öğlen, akşam açık büfe yemekler, akşam pistten dönünce 5 çayı yanında kek pasta börek, skipass dahil. 2010 yılında 100, 2011'de 120 TL'ye kaldık (2 kişilik odada kişi başı). Geçen sene kar otel sabah kahvaltısı ve akşam yemeği açık büfe, 5 çayı, kek, pasta, skipass 77 TL gibi inanılmaz bir fiyata kaldık. Amaç sadece kaymaksa ve otel de oda sıcaklığı, sıcak su, hijyen vs. gibi minimum standartları karşılıyorsa en ucuz olanı tercih etmek en mantıklısı. Sarıkamış merkezde de oteller var ama bazıları sanırım skipass karşılamıyor. Skipass karşılamıyorsa ancak fiyatı çok cazipse tercih edilebilir. Toprak otelde hiç kalmamış olsam da, sadece lobisine girip oturmak bile otel hakkında fikir veriyor, lobideki görüntü muazzam, ahşap merdivenler, geniş lobi, deri koltuklar vs. 5 yıldızın hakkını veriyor yani. Geçen sene 140-150 TL civarındaymış ki, o lüks için değer bence. Ama kişisel tecihim lükse her gün fazladan vereceğim paraya minimum standartları karşılayan daha ucuz bir otelde daha uzun süre kalmak olur.

Sarıkamış'ın hiç mi olumsuz yanı yok diye sorulursa sadece liftlerle alakalı şeyler geliyor aklıma, haftaiçi özellikle yavaş çalıştırıyorlar, Karanlıkdere liftini keyfi olarak açmayabiliyorlar, ayrıca bu lift çok arıza veriyor (2011 sezonunda Eren'ler bir saatten fazla mahsur kalmışlar soğukta, ertesi haftasonu gün ortasında yine en az 1 saat kadar arızalandı, o sırada şans eseri ben liftte değildim). 1. ve 2. etaptaki diğer iki lift Doppelmayr ve hiç arızalandığını görmedik, oradakilerin söylediklerine göre de yapıldıkları günden beri arızalanmamış. Karanlıkdere lifti ise Türk bir firmanın yapımıymış ve her gidişimizde illa ki arıza verdi. Sarıkamışla ilgili aklıma gelen tek olumsuzluk bunlar.

Sonuç olarak diyeceğim şudur ki, kayak ya da snowboard yapıyorsanız ve henüz Sarıkamış'ı görmemişseniz çok şey kaybediyorsunuz. Bir an önce mümkünse 1 haftalık, değilse 4-5 günlük bir plan yapıp gidin.

Hiç yorum yok: