7 Mayıs 2012 Pazartesi

Erciyes Çanak

Nisan ayının (19 Mayıs'ta tekrar tırmanma fırsatı olmazsa muhtemelen sezonun) son kaymasını Metin hoca ile yaptık. Şubat ayında tesadüfen liftte tanıştığım bir doktor (Nuh bey) yazları Erciyes'e tırmandıklarından bahsetmişti. Ben de geçen seneki yamaç tırmanışımızdan bahsettim. Sonraki bir gün karşılaştığımızda yanında asıl bu tırmanma ve kayma işlerini yapan Metin hoca ile tanıştırdı. Bahsettiğine göre zirve yaptıktan sonra Şeytan boğazının altından keserek kayıp Kurulusekiden Hacılar tarafına geçilip oradan da Sütdonduran diye bir yerden Temmuz ayında dahi kaymak mümkünmüş.

Nisan sonunda izin alıp gelmişken bunu da denemenin tam sırasıdır diye düşündüm. Metin hoca ile irtibata geçtik. Sabah 8 gibi Develi duraklarında buluştuk (plan Tekir tarafından çıkıp kayarak Hacılar tarafına inmek olduğundan arabayla çıkmak mantıklı değil) 8:30 gibi yola çıktık. Develi minibüsleri 7 TL olmuş bu arada. 9'u geçerek Halilin Yurdu'na (Hisarcık kapı) geçmek için Karayollarının önünde indik. Orada hazırlandık, ben boardu sırt çantası ile sırtım arasında kalacak şekilde yerleştirdim. Hisarcık Kapı tesislerine doğru yürümeye başladık.


Neyse ki asfaltta yeni yürümeye başlamışken tesise doğru çıkan bir kamyonet durup bizi aldı, bu da bize en az 20 dk. kazandırdı. 9:30 gibi tırmanışa başladık.




Tesis epey aşağıda kalmış görünüyor.






Mümkün olan her yerde açıklık alanlardan çıktık. Ve hep kaplumbağa hızında tırmandık. Bu tempo tırmanış için çok güzel geldi, fazla yormuyor, bu tempo sayesinde saatlerce tırmanabildik. Arada kar olan bölgelerde çok kısa karlar üzerinde yürüdük ama rotayı hep açıklık alanlara göre belirledik. Arada 5 dk.lık kısa molalar verdik.

Liftlerin bitimi hizasına kadar tırmanmamız 2 saat sürmüştür sanırım. Yani liftler açık olsaydı 2 saat kazancımız olacaktı. Bu hizanın biraz daha üstünde Şeytan Deresi'ne vardık. (Mekan isimlerini Metin hocadan duyup da hatırladığım kadarıyla aktarıyorum, bir yanlışlık yoktur umarım)


Eriyen karların suyu buz gibiydi, şişeleri doldurup içtik. Kısa bir de mola verdik.



Yukarı doğru devam ettiğimizde kanalın içi tamamen karla doluydu, eridikçe aşağı akıyor. Bir süre sonra hiç açıklık kalmadı, devamında tamamen kar üzerinde yürüdük. Metin hoca o noktaya kadar yürüyüş botlarıyla çıkmıştı, o noktadan sonra kayak botlarını giydi.



Sol tarafta Develi tarafındaki sırtta geçen seneki tırmanıp kaydığımız yer. Fotoğrafın tam ortasında V şeklindeki kayalıkların ortasında kalan yerden kaymıştık. (Kabak tepe imiş adı). Fotoğrafta en sağda kalan kayanın adı da Parmak kaya imiş.


Aşağıdaki fotoğrafta Metin hocanın ilerisinde solda görülen kayalıklarda son uzun molamızı verdik. Saat 2-2,5 civarıydı sanırım. O molada karşıya doğru Şeytan boğazına tırmanmaktansa (ki amacımız aslında buydu, o noktaya tırmanıp sağa doğru keserek geçecektik), daha yakın göründüğünden sağa doğru direk Kuruluseki'ye tırmanmak daha cazip geldi.


Aslında şeytan boğazından daha önce dağcılar tırmandığından izleri de vardı, fakat amaç Hacılar'a doğru kaymak olduğu için sağ taraf daha cazip geldi.



Tırmanışa ilişkin video;


Yakın görünüyordu ama 1 saatte tırmanırız dediğimiz yeri 2 saat geçmesine rağmen halen tırmanamamıştık. Saat 4'ü geçmişti, hava 4'e kadar oldukça güneşliydi, hatta bir ara epey bunaltıcıydı. Ama yarım saat içinde hava aniden kapattı. (Zaten ikindi vakti şehirde de Kırkikindi yağmurları yağıyordu) Heralde 3100 civarlarındaydık (şeytan boğazı hizasındaydık) ve kar atıştırıyordu, aniden çok soğudu. Hacılar tarafına geçebilmemiz için en az 1 saat daha tırmanmamız gerekiyordu.


Koşullar aniden değişince riske atmayalım dedik, tırmandığımız son noktada kaymak için hazırlıkları yaptık. Çanak kısmında hem eğim çok güzel, hem kar bozulmadığından çok keyifliydi. Karın üstünde çok ince, yarım milim kalınlığında kırılgan bir buz tabakası var, altındaki kar da yumuşak. Çanağın bitiminden hafif sola doğru kayıp bir vadiye girdik. Vadiye kadar kar çok güzeldi ama vadiyle birlikte hem kirlenmeye (kahverengi bir renk almaya) hem de dalgalı engebeli bir hal almaya başladı. Vadi kısmı pek keyifli sayılmazdı ama çanak muhteşemdi.

Kayarken çektiğim kısa bir video;


Toplamda yaklaşık 7 saat tırmandık, (inişimiz yarım saatten kısa sürdü) inişte de pistlerde kar kalmadığından Halilin yurdu lift başlangıcına oradan da yola kadar yaklaşık yarım saat yürüdük. Yukarıdaki kar aşağıda yağmur olarak yağıyordu tabi, ıslandık da biraz. Yolda minibüs bekleyip gelen geçen arabalara da otostop çekerken sabah bizi alan kamyonet rast geldi, şehre iniyorlarmış, bizi de bıraktılar, sağolsunlar.

Ben çok bitkin hissediyordum, bir daha tırmanışa tövbe ettim. Ama ertesi günlerde tırmanma isteğim yine geldi. Boardlarımı bakım için Proshop'a gönderdim ama 19 Mayıs'a kadar gelirse belki bu sefer bir zirve yapıp Şeytandan kaymak isterim.

Hiç yorum yok: